Duygusal Zeka ve Ötesi
DUYGUSAL ZEKA VE ÖTESİ
Duygusal zekanın
hem özel yaşamda hem de iş dünyasında başarının en önemli faktörü olduğunu
gösteren çok sayıda araştırma var. Yakın zamanda Amerika’da yapılan ve bir
milyon insanı kapsayan bir araştırmada,
yüksek duygusal zekaya sahip insanların ortalama yılda 29.000 Dolar daha fazla
kazandığı görülmüş. Araştırmaya göre iş yaşamındaki başarının %58’i duygusal
zeka ile açıklanabilmektedir. Malum, duygusal zeka geliştirilebilir ve bunun
için zaman ve enerji harcamaya değer. Nitekim, söz konusu araştırmaya göre,
duygusal zeka seviyesindeki bir puanlık artış maaşınıza yılda 1300 Dolar
ekliyor.
Pekiyi, duygusal
zekanın geliştirilmesi yeterli mi?
Evet ama bir
şartla: Bunun öğrenilmiş bir teknikten uzak, samimi, içten ve sahici
olması gerekir. Bir başka deyişle karakteriniz haline gelmelidir, zira karakter
kaderdir.
Neden mi?
İnsanlar sadece
tavırlarınıza bakmazlar, bunların gerisindeki niyeti de görmek isterler. Zira
her şeyden önce güvenmek isterler ve bunun için de davranışlarınızın içten gelen
bir niyetle mi, yoksa öğrenilmiş tekniklere dayalı manipülatif bir saikle mi
olduğunu anlamak isterler. Ancak samimi liderlerin insanları gerçekten motive
etmede daha etkilidir, çünkü onlar sadece sözleriyle değil, eylemleriyle de
güven ve hayranlık uyandırmaktadırlar.
Öyleyse, bu sahici
insanlara biraz daha yakından bakalım. Onları bu derece etkili kılan
özellikleri nedir?
1. Her şeyden
önce, oldukları görünürler, beğenilme kaygıları yoktur. Esasen böyle bir
kaygıları da yoktur, zira doğru ve ahlaki olanı yapmaya odaklanmışlardır. Bu
yüzden çevresine güven verirler ve gerektiğinde zor kararları almakta da bu
yüzden zorlanmazlar.
2. Önyargıdan
uzak dururlar. Zira sahici insanlar açık fikirlidirler ve onlara kolay
ulaşabilir ve kolayca iletişim kurabilirsiniz. Bu başlı başına bir güven
kaynağıdır, zira insanlar sabit fikirli ve dinlemeye istekli olmayan biriyle
konuşmak bile istemez. Açık fikirli olmak iş dünyasında çok önemlidir, yeni
fikirleri yeşertir.
3. Kendi
yollarını oluştururlar. Zira kim olduklarını iyi bilecek kadar olgun ve
ilkelidirler, başkaları ne der diye düşünmeden doğru olduğuna inandıkları şeyi
yaparlar.
4. Cömertirler. Bilgi
ve kaynakları hep kendine saklayan insanlar sahici olamadığı gibi güven de
kazanamazlar. Gerçek insanlarla bildiklerini paylaştıkça toplam değerin
artacağını ve sonuçta herkesin gelişeceğini bilirler.
5. Makam-mevki,
zenginlik-fakirlik gözetmeden herkese saygılı davranırlar. Gerçekten
tevazu sahibidirler, insandaki olgun karakterin bunlara bağlı olmadığını
bilirler.
6. Maddi şeylerden
çok manevi hazlarla motive edilmezler. Onların mutluluğu içeriden ve
hayatı zengin kılan daha basit zevklerden (arkadaş, aile ve amaç duygusu gibi)
gelir.
7. Güvenilir
olmak en bariz özellikleridir. Sözlerinde dururlar, konuştuklarında sözlerinin
arkasında başka imalar olmaz.
8. Kendinden
emindirler. Bu yüzden eleştiriler karşısında da soğukkanlıdırlar, kişisel
almadan önce akıl süzgecinden geçirirler. Olumsuz ve yapıcı geri bildirimleri
objektif olarak değerlendirebilir, neyin işe yaradığını kabul edebilir,
uygulamaya koyabilir ve olumsuz duygular geliştirmeden kendilerini gerçeğe
uydururlar.
9. Gerçekten
dinlerler ve bunun önemini bilirler. Onlarla konuşurken, sohbet ortasında cep
telefonlarına baktıklarını göremezsiniz.
10. Egolarıyla
hareket etmezler. Kendilerini iyi hissetmek için başkalarının
hayranlığına da ihtiyaç duymazlar.
11. Dürüsttürler.
Sözleriyle eylemleri arasında çelişki göremezsiniz.
12. Bütün
bunların sonucunda, övünmezler, övülmeye de ihtiyaç duymazlar.
Çünkü sahici
insanlar adım adım bir heykeltıraş titizliğiyle kendi değerlerini ve dolayısıyla
kendi karakterlerini inşa etmişlerdir; kim olduklarını bilirler.
Sevgiyle kalın.
Mehmet Murat
Yorumlar
Yorum Gönder